Tekstildeki 1 milyon 300 bin işçisinin patronların insafına terk edildiğini kaydeden Tekstil İşçileri Sendikası’ndan Mehmet Ali Başak, “Alım gücünün olmadığı bir süreçte, asgari ücrette adil olunması lazım” dedi.
Türkiye’de yaklaşık 7 milyon emekçiyi ilgilendiren asgari ücreti belirleme çalışmalarında resmi süreç başladı. İşçi, patron ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2022’de geçerli olacak asgari ücreti belirlemek için toplantılarına devam ederken, 7 milyon emekçinin 1 milyon 300 bini tekstil işçilerinden oluşuyor.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Tekstil İşçileri Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Başak, sektörün çalışma koşulları ile asgari ücrete dair değerlendirmelerde bulundu.
Başak, sermayeden yana olan iktidarın asgari ücretin altında çalıştırılan tekstil işçilerinin uğradığı hak gaspına göz yumduğunu söyledi. Türkiye genelinde resmi verilere göre, 1 milyon 300 bin tekstil işçisi bulunduğunu dile getiren Başak, denetimsizlik ve kar hırsının bu sektörü sömürü alanına çevirdiğini söyledi.
KAYIT DIŞI İŞÇİLER
Başak, özellikle kadın ve çocuk sömürüsünün öne çıktığı bir sektör olarak tanımladığı tekstil sektöründe, “Uzun çalışma saatleri, düşük ücretler, sigortasız ve güvencesiz çalıştırma, taşeron işçiliği, fazla mesai ücretlerine el konulması” gibi hak gasplarının yaşandığını söyledi. Bölge kentlerinde 150 bine yakın kayıtlı tekstil işçisi bulunduğu bilgisini paylaşan Başak, işverenlerin 11-16 yaşları arasında çalıştırdıkları işçilere asgari ücretin çok altında bir ücret verdiğini söyledi.
AVRUPA’NIN ÇİN’İ TÜRKİYE
Tekstil işçisinin örgütlü olmamasından kaynaklı sürekli sömürüldüğünü kaydeden Başak, 1 milyon 300 bin tekstil işçisinden sadece 100 bine yakın işçinin sendikalı olduğunu söyledi. 16 saate varan bir çalışmanın varlığından bahseden Başak, bu kadar saat çalıştırmanın kölelik sisteminin bir uygulaması olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin Avrupa’nın Çin’i olduğunu kaydeden Başak, Avrupa ülkelerinin buradaki ucuz iş göçünden faydalandığını belirtti. Diğer yerlerde var olan sorunların bölgede daha fazla ve can yakıcı bir hale geldiğini belirten Başak, bölgeye gelen sendikaların terörize edilerek var olan sorunların üstünün örtülmeye çalışıldığını kaydetti.
‘İKTİDAR SERMAYEDEN YANA’
İnsanların geçinemediği, yaşanan yoksulluktan kaynaklı intiharların yaşandığı bir süreçte asgari ücretin görüşüldüğünü hatırlatan Başak, “Doların Euro’nun tavan yaptığı bir dönemde asgari ücret belirlenmeye çalışılacak. Her görüşmede olduğu gibi bu görüşmede de iktidar sermayeden yana bir karar vererek halkı yoksulluğa mahkum etme uğraşında. Biz sendikalar olarak 5 bin 200 TL talebinde bulunuyoruz. Bu bile işçilerin emeğinin karşılığı değil. Alım gücünün olmadığı, sürekli zamların yapıldığı bir süreçte, asgari ücrette adil olunması lazım” dedi. (Fethi Balaman)
Yorumlar kapalı.