Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, son günlerde kamuoyunda gündem olan protestolarda gözaltına alınan ve tutuklanan öğrencilerle ilgili iddialara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Tunç, cezaevlerinde çıplak arama uygulaması olmadığını, işkenceye karşı sıfır tolerans politikasının kararlılıkla sürdürüldüğünü belirtti.
Protestolara katılan öğrencilerin tutuklanmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Bakan Yılmaz Tunç, yaşanan sürecin yargı mercileri tarafından titizlikle incelendiğini ifade etti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in “Türkiye’yi cunta yönetiyor” şeklindeki açıklamalarına da cevap veren Tunç, ülkede hukuk devletinin işlediğini vurguladı.
“Öğrencilerin tutuklanması elbette arzu ettiğimiz bir durum değil” diyen Tunç, soruşturmaların ardından CHP’nin çağrısı üzerine gerçekleşen sokak olaylarının hoş olmayan görüntülere sahne olduğunu söyledi.
Bu süreçte bazı kişilerin adliyeye sevk edildiğini ve tutuklu olarak yargılanan gençlerin olduğunu hatırlatan Tunç, “Bu konuda kararı verecek olan bağımsız savcılık ve hâkimlik makamlarıdır” ifadelerini kullandı.
“USULSÜZ ARAMA MÜMKÜN DEĞİL”
Ceza infaz kurumlarında yapılan uygulamaların yasal düzenlemelere uygun şekilde yürütüldüğünü söyleyen Bakan Tunç, “Ülkemizde çıplak arama diye bir uygulama söz konusu değil, olamaz da. Yasalarda bu konu net şekilde belirtilmiştir” dedi.
Detaylı arama gerektiğinde kişinin mahremiyetine özen gösterildiğini belirten Tunç, bu işlemlerin aynı cins personel tarafından ve her türlü tedbir alınarak yapıldığını kaydetti.
“İŞKENCEYE ASLA GÖZ YUMULMAZ”
İşkence ve kötü muamele iddialarına da değinen Tunç, Türkiye’nin bu konuda uluslararası standartlara uygun bir duruş sergilediğini belirtti.
“İşkenceye sıfır tolerans politikamızdan asla taviz vermeyiz. Bu konuda düzenlemeleri biz hayata geçirdik ve çok hassas davranıyoruz” dedi.
Her alanda kamera sistemiyle izleme yapıldığını hatırlatan Tunç, kötü muamele iddialarının yargı tarafından değerlendirileceğini söyledi.
“KAMUOYUNU KARALAMA KAMPANYALARINA KARŞI UYARIYORUZ”
Bakan Tunç, bazı medya yayınlarında yer alan iddiaların kara propaganda olduğunu ileri sürerek, halkı bu tür haberlere karşı dikkatli olmaya çağırdı.
“Hükümlüler bizim emanetimizdir. Lekelenmeme hakkı ve soruşturma gizliliğine büyük önem veriyoruz. Medyanın da bu konuda hassasiyet göstermesi gerekir” dedi.
