Bel ve kalça ağrılarının yüzde 25’inin sebebi bukalemun hastalığı

featured

İnsanların yüzde 85’inin hayatlarının bir döneminde bel ve kalça ağrılarıyla karşılaştığını belirten uzmanlar bu ağrıların yüzde 25’inin bukalemun hastalığı sebebiyle kaynaklandığını söylüyor.

Uzmanı açıkladı: Bel ve kalça ağrılarının yüzde 25’inin sebebi bukalemun hastalığı

Çeşitli ağrı tipleri ile seyrederek, farklı hastalıkları taklit etmesi nedeniyle bu hastalığa bukalemun hastalığı denildiğini ifade eden Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre Ünal fazla kilo, travma, ağır yük kaldırma, romatizma, enfeksiyon, gebelik ve skolyoz gibi durumların bu hastalığa sebep olabileceğine dikkat çekiyor. Ünal ayrıca, hastalık oluşmadan önce önlemenin en önemli tedavi olduğuna vurgu yapıyor.

İndigo Dergisi’nde yer alan habere göre, Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre Ünal, az bilinen ancak aslında sıkça karşılaşılan bukalemun hastalığı hakkında açıklamalarda bulundu.

“Kuyruk sokumu kemiği ve leğen kemiği arasında bulunan ekleme, sakroiliak eklem denildiğini belirten Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre Ünal, “Kalça bölgesinin sağ ve sol kısımlarında olmak üzere her insanda iki adet bulunur. Bu eklemler ile ilgili rahatsızlıklara bukalemun hastalığı denilir. Bukalemun hastalığı denilmesinin sebebi, çok çeşitli ağrı tipleri ile seyrederek, farklı hastalıkları taklit etmesidir” dedi.

Görevi üst beden yükünü, alt bedene ve bacaklara eşit şekilde dağıtmak olan bu eklemin yaşın ilerlemesi bile beraber doğal olarak yıprandığını ve aşındığını ifade eden Ünal fazla kilo, travma, ağır yük kaldırma, romatizma, enfeksiyon, gebelik ve skolyoz gibi bazı durumların bu eklemin ağrısına sebep olabileceğine dikkat çekti.

Uzmanı açıkladı: Bel ve kalça ağrılarının yüzde 25’inin sebebi bukalemun hastalığı

Bukalemun hastalığının bel fıtığı ile en sık karışan hastalıklardan biri olduğunu dile getiren Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre Ünal, “Aynı bel fıtığı gibi, kalça ve bacakta ağrı yapabilir. Hatta sakroiliak eklem ağrısı olan ama eş zamanlı MR tetkikinde bel fıtığı görüldüğü için, bel fıtığı ameliyatı olan insan sayısı hiç te az değil. ‘Bel ameliyatı oldum, hiç fayda görmedim.’ diyen hastalarda, mutlaka sakroiliak eklem bölgesi sorgulanmalı” diye konuştu.

Bu hastalığın teşhisinde en önemli kısmın hastanın şikayetleri olduğunu sözlerine ekleyen Ünal, “Hem hastanın şikayetlerini doğru anlatması, hem de bu konuda tecrübeli bir hekimin dikkatlice hastayı dinlemesi çok önemli. Yeteri kadar muayene zamanı ayrılması gerekir. Bu aşama geçildikten sonra, eğer hekim sakroiliak eklem hastalığı düşünüyorsa, sakroiliak ekleme yönelik ilaçlı bir MR tetkiki gerekir” açıklamasını yaptı.

Hastalık oluştuktan ve doğru teşhis konulduktan sonra bu bölgeye yapılacak kök hücre tedavisi ve radyofrekans gibi yöntemlerle hem ağrı kontrol altına alınır hem de dokuların kendilerini yenileyerek hastalığın tekrar etme ihtimali düşürülür. Bu tedavilere ek olarak fizik tedavi ve rehabilitasyonun da faydalı olduğu görülüyor” ifadelerini kullandı.

 

Yorumlar kapalı.

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Batman Burada ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!