Güneydoğu ve Doğu Anadolu’da faaliyet gösteren 15 bölge barosu, Kürt meselesinin çözümüne ilişkin ortak bir açıklama yaparak, silahların devre dışı bırakılması ve demokratik siyasetin öncelikli hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Açıklamada, Kürt meselesinin sadece siyasi bir konu olmadığı, aynı zamanda sosyal, ekonomik ve insan hakları boyutlarıyla toplumsal barışı doğrudan etkileyen çok yönlü bir mesele olduğu belirtildi. Çözüm sürecinde politik aktörlerin barışçıl ve çözüm odaklı diyalog mekanizmalarını güçlendirmesi gerektiğine dikkat çekildi.
Barolar, hukukun üstünlüğünün ve adaletin, toplumsal barışın sağlanmasındaki kritik rolüne işaret ederek, demokratik siyasetin öncelik kazanması gerektiğini ifade etti. Açıklamada, “Toplumsal barışın kalıcı hale gelmesi, ancak toplumun tüm kesimlerinin hak ve taleplerini kapsayan hukuki düzenlemelerle mümkündür. Bu düzenlemeler, adil bir toplumsal uzlaşı için zemin hazırlayacak ve Kürt meselesinin hukuki bir çerçevede tartışılmasına olanak tanıyacaktır” denildi.
Bağımsız ve tarafsız bir hukuk anlayışının sürece dahil edilmesi gerektiğine vurgu yapan bölge baroları, hukukun üstünlüğünü savunarak, insan haklarına dayalı çözüm yollarının geliştirilmesi için baroların kurumsal birikimi ve deneyiminin sürece katkı sunacağını belirtti.
Açıklamanın sonunda, bölge baroları olarak toplumsal barışın sağlanması, insan haklarının korunması ve adil bir toplumsal düzenin inşası konusunda sorumluluk bilinciyle hareket ettiklerini ve bu süreçte ortak akıl ve dayanışma ruhuyla katkı sunmaya hazır olduklarını kamuoyuna duyurdukları ifade edildi.
