Dicle Elektrik-DEDAŞ, GAP bölgesindeki Batman, Siirt, Urfa, Mardin, Diyarbakır ve Şırnak’a elektrik dağıtımı yapan özel bir şirket. Şirket dediğime bakmayın, DEDAŞ çoktan cumhuriyet ilan etti. Tüketicinin bakış açısıyla DEDAŞ, devletin göz yumduğu paralel güç, hesap vermeyen bir zulüm yönetimi! Sanki kimsenin bilmediği gizli bir anayasası varmış gibi. İstediği faturayı keser, istediği cezayı yazar.
DEDAŞ’ın, bu pervasızlık için nereden güç bulduğu malum. Vatandaş, şikâyet edilen ve şikâyetinin anında çözülebileceği hiçbir mekanizmanın olmadığını düşünüyor. Varsa bile maddi ya da manevi sıkıntılardan dolayı bu yük ve ‘süründürmenin’ altına girmek istemiyor. DEDAŞ’a sağlanan gereksiz yetki ve sınırsız göz yumma halini, dünyanın hiçbir uygar ülkesini geçelim üçüncü dünya ülkesinde bulamazsınız. Unutmayalım insanın temel yaşam hakkını ihlal eden uygulamalar suçtur. Hatta dayandığı yönetmelikler ne olursa olsun anayasaya da aykırıdır. DEDAŞ Cumhuriyetinde, halkın enerji hakkı DEDAŞ’ın belirlediği tek taraflı keyfi uygulamalara bağlı. Evde hastası mı varmış, aç olanı-yoksulu mu varmış DEDAŞ’ın pek de umurunda olmaz.
Geçen gün asgari ücretin altında bir maaş ile çalışan ve şuan pandemiden dolayı evde oturan 8 çocuklu aileye 9.000 (dokuz bin TL) kaçak cezası kesildiğini gördüm. Şuan işsiz olan baba, evin tek çalışanı ve cezayı nasıl ödeyeceklerini bilmiyor. Evde bir yas hali hakim. Yasal yollara başvurmayı düşünmüyor. Ancak tüketici haklarına başvuru için ikna ettik. Sonuç ne olur bakacağız. Batman’da kaçak adı altında kesilen ‘haraçları’ yazmak için koca sayfayı ayırmak gerekecek! Yüzde yetmişten fazlasının asgari ücret ve hatta daha altında bir maaş ile çalıştığı, sosyal yardımlarla yaşamaya çalışan Batman’a yapılan zulüm değil de nedir?
Bakın geçen senelerde bir ‘itiraf’ patlak verdi. DEDAŞ’da 6 yıl Endeks Okuma Görevlisi olarak çalışan kişi, şirketin halkı dolandırdığını belirterek Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu. DEDAŞ’ın Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) yasasına uymayarak “Ek tüketim” adı altında fazladan fazla para tahsil ettiğini, hayali faturalar kestiğini ve kaçak bedelini 2 kat fazla aboneye yansıttığını tespit etti. Diyarbakır, Mardin, Siirt, Şırnak, Batman ve Urfa’da 1 yılda 2 milyon 300 bin faturayla oynandığını ve 100 milyon TL haksız kazanç elde edildiği ifade edildi.
Sizi rakamlara boğmak istemiyorum ama savcılıkla da paylaşılan iddialar nasıl bir saçmalığın içerisinde olduğumuzu kanıtlıyor. Çalışanın ifadelerine göre; DEDAŞ, meskenlerde 80 TL altındaki faturaları kabul etmiyor ve 80 TL altında kalan faturaya ekleme yapıp 80 TL’ye tamamlıyor. DEDAŞ çalışanına göre, şirket, Urfa için meskenlerde 2016 yılına ait 17 milyon TL’lik abonelerin kullandığı enerjiye, 25 milyon TL’lik ekleme yapmış. 2017 yılında 10 Milyon TL aboneler tüketmiş, 20 milyon TL DEDAŞ kendisi eklemiş. Rakamların korkunçluğuna bakar mısınız, bu halka yapılan apaçık zulüm değil de nedir? On milyon (trilyon) tüketime yirmi milyon (trilyon) ekleme yapılmış. Bu da şu demek 100 TL ödemeniz gerekirken 300 TL fatura ediliyor.
Yaşanılan ve yaşatılanın normal olmadığının farkındayız. İşin acı tarafı bizler gibi devlet ve yöneticiler de farkında. Daha acısı da farkında olunmasına rağmen müdahale edilmemesi. Geçen hafta yüzlerce insana ekmek kapısı bir tekstilde laflıyorduk. Konu DEDAŞ’a geldi. Daha önce 5-7 bin TL gelen elektrik faturaları şimdi 35-40 bin TL’ye yükselmiş. Ve son olarak belki de en önemlisi, Batman’da direklere çıkarılan saatlerin hileli olduğu iddiaları. Bu konu beni aşar ve kanıtlayacak durumda değilim. Fakat şu kadarını söyleyebilirim; başka şehirlerde benzer kullanımları Batman ile karşılaştırdım. Benzer elektrikli eşya kullanımı fakat en az iki kat fazla gelen fatura. 200 TL beklerken 500-600 civarı fatura geliyor.
Hakkımız zıkkım haram olsun.
Xwedê ji we re nehêle…
Yorumlar kapalı.