Dedikodu

featured

Uzun zamandır değinmek istediğim bir konuyla tekrar karşınızdayım.

Bana dedikoduyu bir bilmeceyle anlat deseler, kimsenin hiç sevmediği ama herkesin çok yaptığı şey nedir diye sorarak cevabı netleştirirdim.
Ne kadar da ilginç ama gerçek öyle değil mi?

Merak ediyorum, dedikodu yapanı ayıplarken aslında bizde onun dedikodusunu yapmış olmuyor muyuz?

Bu duruma maalesef çok sık rastlıyoruz, dedikodu yapanları hiç sevmem ne kötü insanlar var deyip, o insanların neler anlattığı aslında kendilerinin nasıl insanlar olduğu, başkalarının onlarla ilgili neler düşündüğü ile başlayıp, daha sonra ben olsaydım diyerek farklı senaryolarla devam edip, mükemmel sonuçlar elde eden mükemmel insanlar.
Olayı bu kadar uzatmanın ne önemi var.

Güçlü veya başarılı olduğunuzu söylebilmek için başka insanların başarısızlıkları ve hatalarını sorgulayıp, onları suçlamak sizi ne derece üstün kılabilir ki?

Haa bir de bana en ilginç gelen, hangi işe başlarsanız başlayın işi bilenlerin geneline kimse hiçbir şey öğretmemiş oluyor.
Kime ne sorsanız ben kendim öğrendim diyor.
Yani okulda aldığınız birincilikleri evinizde ve hatta bir önceki işlerinizdeki başarılarınızın hepsini unutun, kendi kendinize işi öğrenemiyorsanız siz de sıkıntı var demek oluyor ve benden duymuş olmayın, arkanızdan çok konuşuluyor.

Bir de tabii mahalle dedikoduları var, bakın işte onlar magazin haberlerinden bile daha önemli.
Onunki bunu aldı da benimki yüz vermiyor,
Hali vakti yerindeyse çirkin şansı deniyor.
Kim kiminle nerede, ne yeyip ne içiyor, hadi gitti ve yediyse nereden getiriyor, aslında fakirdi de zengin mi gösteriyor.
Vay anam vay dünya herkese güzel de bütün acılar bizi mi buluyor.

O veya şu evine koltuk almış da siz yerde mi oturuyorsunuz? Parasını çarçur edince üstünü siz mi ödüyorsunuz?
Ailevi sıkıntıları varsa cefasını siz mi çekiyorsunuz?
Veya daha da zengin olmuşsa siz ne kazanıyorsunuz?
Ya arkadaşlar bize ne bize ne herkesin malı da günahı da kendine.

Velhasıl geldik ve gidiyoruz, son zamanlarda yaşadığımız ve şahit olduğumuz acı olaylar ortada. Bugün çok sağlıklı olan birini bile yarın ebediyen kaybedebiliyoruz.
Sonra ardından ne iyi insandı diyebilecek kadar iyi bir KALAN veya bunu oradan bile duyabilecek kadar İYİ BİR İNSAN olmak varken, onun bunun giydiğini, yaptığını konuşarak kıymetli zamanımızı öldürmeyelim.

Ve tabii ki konuşalım, anlatın ama çiçeklerden aldığınız kokunun güzelliğini anlatın, kış güneşinin hissettirdiği sıcaklığı, yaz yağmurunun tatlı serinliği ve rüzgarın esintisinin neler hissettirdiğini anlatın. Kendinizi sevmekten çekinmeyin, doğayı, hayvanları ve başka insanları sevmekten korkmayın.
İnanın sevgi kalbe öyle iyi geliyor ki dünyayı bile değiştirebilecek kadar iyi…

Yorumlar kapalı.

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Batman Burada ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!