İnsanlar düşünce dünyalarında zuhur eden bazı zihinsel etkinlikleri somut hayata aktarmak amacıyla çeşitli yollara başvururlar. Düşüncenin hayata yansıması kimi zaman iletişim aracı olan dil, kimi zaman sözel ifadenin harf ve sözcükler kullanarak hayat bulduğu yazı, kimi zamanda vücut uzuvlarının çeşitli reaksiyonlarıyla iletişimi anlamlandırmaya çalıştığı beden dili ile olur. (academia.edu)
Bugün birçok konuda yaşadığımız çatışmalar, anlaşmazlıkların temelinde maalesef doğru kuramadığımız iletişim yatmaktadır. Doğru bir şekilde aktaramadığımız duygular, düşünceler bizleri hayati derecede önemli sorunlarla baş başa bırakır.
Eşler arasında, ebeveynler ve çocuklar arasında, arkadaşlar arasında, öğretmen-öğrenci, patron-işçi gibi veya birbirini hiç tanımayan iki birey arasında, günlük yaşantımızda sayabileceğimiz onlarca örnekte olduğu gibi kurulan doğru iletişimin hayat kurtarıcı olduğu kaçınılmazdır.
Çoğu zaman yoğun bir şekilde hissettiğimiz duygularımızı, düşüncelerimizi maalesef doğru tarif edecek cümleleri kuramadığımız veya söyleyecek, dile dökecek cesaretimiz olmadığından o duygular, düşünceler içimizde bir his veya fikir olmaktan öteye geçememektedir. Bu durum insanlar arasında çatışma ve anlaşmazlıklar doğurmaktadır.
Peki doğru iletişimin kurulabilmesi için öncelikle nelere dikkat edilmelidir nasıl bir yol izlenmelidir. Öncelikle dil gelişiminin temelinden konuyu ele almamız gerekecektir. Unutulmamalıdır ki dil gelişimi, iletişimin ilk temelleri 0-3 yaşlarında atılır.
Bu anlamda küçük yaşlarda, ebeveynlerin bebekleri ile kurduğu yoğun iletişim, hikaye anlatımı, göz teması kurarak konuşma, açıklayıcı dil, ben dili kullanımı, akran etkileşimi/iletişimi, akranlarıyla oynadığı oyunlar çocuklarda dil gelişimini en çok destekleyen faktörlerdir. Bu dönem sağlıklı geçirildiği ve desteklendiği zaman çocuklarda sağlıklı iletişim kurmada gerekli alt yapı sağlanmış olacak ve bu durum doğru iletişim kurmaları konusunda çocuklara müthiş bir öz güven sağlayacaktır.
Dil gelişimini daha çocuk yaşlarda öncelikli olarak ebeveynlerin hassasiyeti ile geliştiren bireyler, yetişkinlik döneminde bunun faydasını çok fazla görecektir. Bu sağlam temeller üzerine kurdukları dil gelişimini geliştirmek için de daha fazla mücadele içinde olmaları, doğru iletişim stratejilerini öğrenmeleri ve hayata aktarmaları gerekmektedir.
Doğru ve etkili dil kullanımı ve iletişim gücü için ileriki yaşlarda yapılması gereken en önemli şey bol bol okuma yapmaktır.
Bu okumalar kitap, gazete, dergi, makale vb. her türlü yazı olabilir.
Okudukça anlama kapasitemiz, empati becerimiz, kelime dağarcığımız gelişecek ve bu gelişmişlik bize iletişim becerisi olarak müthiş bir geri dönüş sağlayacak ve doğru iletişim için cesaret verecektir.
İletişim becerisi güçlü olan insanlar hayatlarındaki birçok problemi çok kısa sürede çözebileceklerini görecek, deneyimleyeceklerdir.
Sonraki evrelerde bireylerde oluşan özgüven ve doğru dil gelişimi, bireylerin daha sağlıklı ilişkiler kurmasında, hayatı daha anlaşılır ve yaşanılır kılmasında çok etkili olacaktır.
Çevremize biraz dikkat ettiğimiz zaman kendini iyi ifade edebilen bireyler daha mutlu, girişken, lider ve özgüveni yüksek bireyler olurlar çoğu zaman.
Karşılaştıkları sorunlar, zorluklar ile çok fazla strese girmeden mücadele edebilirler ve bu durum ciddi anlamda hayatlarını kolaylaştırır ve yaşam kalitelerini arttırır.
Örneğin;
*Öğretmenleri ile doğru iletişim kurabilen bir öğrenci soru sormaktan çekinmeyecek ve akademik başarısını bu anlamda daha iyi bir seviyeye taşıyabilecektir.
*İletişim becerisi iyi olan bir birey daha kolay arkadaş edinebilir, zorbalığa maruz kalma, dışlanma olasılığı daha düşüktür. Bireyin sosyal anlamda kendini geliştirmesine yardımcı olabilir, birey gruba liderlik etmekte öncü olabilir.
*Eşler arasında oluşan küçük bir tartışma doğru iletişim kurularak daha fazla alevlenmeden birkaç güçlü, doğru kelime ile büyümeden önlenebilir.
*Haksızlığa uğramış bir insan, kendini doğru ifade edebilirse bununla baş edebilir, hakkını alabilir.
Verilen örneklerde de görüldüğü gibi günlük yaşamımızdan bu tür sayısız örnek verilebilir.
Bir de iletişim becerisi iyi olmayan, kendini ifade edemeyen bir bireyi bu örneklerin içine yerleştirelim. Böyle bir durumda bireyin hayatındaki yıkıcı etkileri tahmin etmek zor olmayacaktır.
Kısaca toparlayacak olursak, kendini ifade edebilme becerisi, dinleme/anlama becerisi, ikna edebilme kabiliyeti, empati ve duygularını sözcüklere dökebilme, aktarabilme becerisi ve cesareti olan insanları hiçbir zorluk, hiçbir çatışma, problem alt edemez, üzemez..!
Unutulmamalıdır ki dil gelişimi, doğru iletişimin temelleri çok küçük yaşlarda atılır ve bir ömür bu gelişim devam eder.
İletişim her şeydir, hele ki doğru iletişim; güzel bir hayatın, sağlam bir karakterin, kişiliğin olmazsa olmazlarındandır.
Konuşamadığımız, dile dökemediğimiz her düşüncenin esiri oluruz!
İşte tüm bu sebeplerdendir ki;
Doğru iletişim, hayat kurtarır!
Yorumlar kapalı.