Göç sürecinde 3D sorunu ve kadın psikolojisi

featured

Merhaba sevgili okurlar, bu haftaki konumuzun ana temasını, uluslararası düzeyde gerçekleşen göç ve yaşanan göç sürecinin kadınlar üzerinde bıraktığı olumsuzlukları ve bu olumsuzlukların kadın psikolojisine yansımalarını ele alacağız.

Göç, çağımızın en büyük sorunu haline gelmeye devam ediyor ve hızla da bu sorun devam edecektir. Göç sürecinin olumsuz etkilerinin yanı sıra çevresel kalkınmanın sağlanmasında da önemli bir etken olarak karşımıza çıktığı da yadsınamayacak bir gerçektir. Göç çağı olarak nitelendirilen 20.yüzyıldan beri göç olgusu, sosyal bilimler alanında popülerliğini düzenli olarak geliştirmektedir. Her geçen gün göç alanında yeni çalışmalar literatürde boy göstermekte, ilim ve bilime yeni alanlar sunmaktadır. Dünya çapında gerçekleşen ekonomik popülasyon bireyleri ve toplumları yaşam mücadelesi noktasında belirli krizler ile karşı karşıya getirmiştir. Gerçekleşen göç hareketliliğinde göç eden bireylerin yaşamlarını sürdürmeye başladığı yeni toplumun kültürüne uyum sağlaması noktasında sosyal, kültürel ve psikolojik sorunlarla karşılaşmaları yadsınamayacak bir gerçektir. Kadınların yabancı bir çevreye uyum sağlamaları için kültürel oryantasyona ve dil becerilerine ihtiyaçları vardır. Kadın diasporasına baktığımız zaman yaşanan kriz süreci kadınların da göç hareketliliğinde yer almasını kaçınılmaz kılmıştır.

Göç sürecinde 3D sorunu ve kadın psikolojisi
1989’dan sonra güney ve kuzey yönlü gerçekleşen göç akımının yanı sıra doğu ve batı yönlü göç hareketliliği de önem kazanınca kadınlar çeşitli kimlikler adı altında ortaya çıkmaya başlamıştır. Böylece uluslararası göç, kadınlaşma sürecine everilmiştir. Bu meşakkatli süreçte kadınların erkeklere oranla olaylardan daha fazla olumsuz etkilendikleri yadsınamayacak bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Uluslararası göç hareketliliği sonrası yaşanan ve “3D (dirty-dangerous-diffıcult) şeklinde kısaltılan “kirli-tehlikeli-zor” işlerin kadın üzerinde yarattığı olumsuzluklar gün ve gün artmaktadır. Göçmen kadınların çalışma alanları, göç serüveninde kadınların maruz kaldıkları zorlu süreçler ve bu süreçlerin kadın psikolojisi üzerinde yaratmış olduğu olumsuzluklar kadını farklı kimlik arayışına sürüklemektedir.
Göç edilen toplumsal çevredeki yaşam biçimi, çalışma alanlarındaki zorlu koşullar ve kadının dil sorunu kadını psikolojik krize sürüklemektedir. Uluslararası göç sürecinde göçmen kadınların devlet kontrolünde denetimleri sağlanmalı ve uyum sürecinde gerekli ortam hazırlanmalıdır. Bu noktada göçmen kadınların iş sektöründe desteklenmesi ve kadınlara gerekli istihdamın sağlanması, 3D sorununun kadın psikolojisi üzerinde yaratmış olduğu krizleri minimum seviyeye indirgeyeceği öngörülmektedir.

Ataerkil toplumlarda evin, ağırlıklı olarak maddi yükünü sırtlayan erkektir. Ancak ev içindeki kontrol de büyük oranda anneye aittir. Ev içinde daha çok vakit harcayan kadınlar, çocuğun gelişimi noktasında büyük roller üstenmektedir. Sağlam bir psikolojiye sahip aileler daha güçlü ve daha sağlıklı bireylerin yetişmesi noktasında büyük önem arz etmektedir.
Kadınların, sağlıklı bireyler yetişmesi ve sağlıklı bir geleceğin kurulması noktasında şah damar görevi gördüğü unutulmamalıdır.

Yorumlar kapalı.

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Batman Burada ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!