Batman‘da İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri ve kayıp yakınları, adalet arayışlarını sürdürmek amacıyla Gülistan Caddesi’nde İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya geldi.
Bu hafta düzenlenen eylemde, sadece bireysel kayıplar değil, aynı zamanda Kürt halkına yönelik gerçekleştirilen katliamlar ve soykırım politikalarının sonuçları ele alındı.
“Kayıplar Bulunsun, Failler Yargılansın”
İHD Batman Şubesi adına yapılan açıklamada, 37 yıl önce yaşanan büyük trajedilere dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:
“676. haftasına giren eylemimizde bu kez yalnızca bir kaybın değil, aynı gün ve aynı yerde hayatını kaybeden binlerce insanın hikâyesini anlatacağız. Enfal Operasyonu ve Halepçe Katliamı gibi olaylar, Kürt halkına karşı işlenen en büyük insanlık suçlarından bazılarıdır. Bu vahşette yaşamını yitiren binlerce insanı saygıyla anıyoruz.”
Enfal Operasyonu: Kürt Halkına Yönelik Sistematik Katliam
Açıklamada, Enfal Operasyonu’nun dini referanslarla meşrulaştırılmaya çalışıldığı ve operasyon kapsamında Kürt halkının “düşman” ilan edildiği vurgulandı.
Bu süreçte, can kayıpları, mallara el konulması ve halkın zorla yerinden edilmesi “haklı” gösterilmeye çalışılmış, çeşitli fetvalarla bu uygulamalar desteklenmişti.
16 Mart 1988: Halepçe Katliamı
Irak-İran Savaşı’nın sonlarına doğru, 16 Mart 1988’de Saddam Hüseyin’e bağlı BAAS rejimi savaş uçakları Halepçe’yi kimyasal bombalarla hedef aldı.
Bu saldırıda:
- Yalnızca Halepçe’de 5 bin kişi kimyasal gazlar nedeniyle hayatını kaybetti.
- Toplamda 200 bine yakın Kürt katledildi.
- 1 milyondan fazla insan sürgüne zorlandı.
- Yüz binlercesi farklı ülkelere kaçmak zorunda kaldı.
Kimyasal saldırının sinsice planlandığı, bombaların elma kokulu gazlar içerdiği ve insanların bu kokuyu güvenli sanarak soluduğu belirtildi. Ancak dışarıya çıktıklarında kaçacak yer bulamadan hayatlarını kaybettiler.
Bu katliam, Orta Doğu’da sivillere karşı yapılan en büyük kimyasal saldırı olarak tarihe geçti. Ayrıca, Hiroşima ve Nagasaki’ye atılan atom bombalarından sonraki en büyük toplu katliamlardan biri olarak kaydedildi.
HALEPÇE’NİN SOYKIRIM OLARAK TANINMASI İÇİN MÜCADELE SÜRÜYOR
İHD Batman Şubesi, Halepçe Katliamı’nın yalnızca Saddam Hüseyin’in değil, aynı zamanda uluslararası destekçilerin de suçu olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Saddam rejimi, bu saldırıyı gerçekleştirirken ABD, Sovyetler Birliği ve Avrupa’dan teknik ve politik destek aldı. Gerçek adaletin sağlanması için Halepçe’nin bir soykırım olarak tanınması gerekmektedir.”
Katliamın üzerinden 37 yıl geçmesine rağmen, Halepçe’nin yaralarının hâlâ kapanmadığı, şehit ailelerinin ve kayıpların yakınlarının hâlâ adalet beklediği vurgulandı.
HALEPÇE: İNSANLIĞIN UTANÇ SAYFASI
- Halepçe, insanlığın katledilmesidir.
- Halepçe, insanlığın suskunluğudur.
- Halepçe, Batı demokrasisinin iflasıdır.
- Halepçe, Birleşmiş Milletler’in Kürtler için hiçbir şey ifade etmediğinin kanıtıdır.
- Halepçe, insanlık değerlerinin ayaklar altına alınmasıdır.
İHD Batman Şubesi, Halepçe Katliamı’nın faillerinin yargılanmasını, kayıpların bulunmasını ve soykırımın dünya çapında resmen tanınmasını talep etti.