HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, dil özgürlüğünün ülkeyi geri götürmeyeceğini, aksine aidiyet duygusunu güçlendireceğini belirterek anadilde eğitim konusunda anayasal ve yasal düzenleme yapılması çağrısında bulundu.
“Anadilimi Seçiyorum” panelinde konuştu
Zekeriya Yapıcıoğlu, partisinin Eğitim İşleri Başkanlığı tarafından Zeytinburnu Nikah Sarayı’nda düzenlenen “Anadilimi Seçiyorum” panelinde yaptığı konuşmada, dil yasağının Batı kaynaklı ırkçılık ve ulus devlet anlayışının bir sonucu olarak ortaya çıktığını ifade etti.
Dil yasağına destek vermenin milli bir duruş olmadığını vurgulayan Yapıcıoğlu, farklı dillerin Allah’ın ayetlerinden biri olduğunu belirterek, Kur’an-ı Kerim’den Rum Suresi 22. ayet ve Hucurat Suresi 13. ayeti ile konuşmasına başladı.
“İslam medeniyeti farklı dilleri korumuştur”
İslam medeniyetinin tarih boyunca farklı halkları ve dilleri kucakladığını belirten Yapıcıoğlu, özellikle Kürtçenin, İslamiyet’le birlikte edebiyat dili haline geldiğini vurguladı.
“Medreselerimiz, yüzyıllar boyunca Kürtçe ders vermiş ve Kürtçeyi geliştirmiştir. Mevlid-i Nebi evlerimizde Kürtçe okunmuş, vaizlerimiz nasihatlerini Kürtçe yapmıştır.” diyen Yapıcıoğlu, Kürtçe eserler veren büyük isimleri hatırlatarak, Melayê Bateyî, Melayê Cezerî, Feqîyê Teyran, Ahmedê Xanî gibi şahsiyetlerin bu alandaki katkılarını dile getirdi.
“Dil yasağı birliğimizi bozan bir dayatmadır”
Dil yasağının Batı’nın Türkiye’ye dayattığı bir politika olduğunu öne süren Yapıcıoğlu, bu yasağın ülkeyi bölmek isteyenlerin aracı haline geldiğini belirtti.
“Dil yasağı, birliği ve kardeşliği koruyan bir uygulama değil, aksine parçalanmayı ve ayrışmayı tetikleyen bir dayatmadır” diyen Yapıcıoğlu, Türkiye’nin kendini yenilerken bu tür yasakları sürdüremeyeceğini vurguladı.
“Anadilde eğitimin önündeki tüm engeller kaldırılmalı”
Dil özgürlüğünün ülkenin geleceği açısından büyük önem taşıdığını belirten Yapıcıoğlu, halkın dil yasağını desteklemediğini ve farklı dillerin korunmasını istediğini ifade etti.
“Dil özgürlüğü, dil çeşitliliği, bu ülkeyi geri götürmez; aksine aidiyet duygusunu güçlendirerek bizi selamete kavuşturur.” diyerek, anayasal ve yasal düzenlemelerle dil özgürlüğünün önündeki tüm engellerin kaldırılması çağrısında bulundu.
Yapıcıoğlu, anayasal ve yasal reformların hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek, “Bu adımı atanlar, gelecek nesiller tarafından hayırla anılacaktır.” dedi.
Yorumlar kapalı.