Takip eden arkadaşlar bilir daha önce de bir yazımızda “Aklımız evde kaldı” başlığıyla aynı konuya değinmiştik.
Ve sanırım çözülmeyene dek daha çok kez bu konuları yazacak daha çok kez anlatacağız.
Ve maalesef değil çözüme ulaşmak son günlerde eski Türk filmlerine bile konu olan, İstanbul’un 30-40 yıl öncesinde yaşadıklarını Batman koşullarında yaşar olduk.
Almanya’dan oğlu gelenden tutun, evini aniden satmaya karar verenlere kadar, bir çok ev sahibinin 1000 TL olan kirayı 2000 TL yapamadığı için kiracısını çıkarıp yükselen fiyatlardan faydalanmaya çalışması birçok arkadaşımızı mağdur etmiştir.
Ya evet anladık hayat zor, herkes ekmeğinin derdine düşmüş ama ekmek için dürüstlük satılır mı? Anlayamıyorum.
Yanlışım varsa düzeltin benim bildiğim Almanya’ya oğlan göndermeyeli uzun yıllar oluyor. Hadi gönderdik diyelim hangi akla hizmet tekrar getiriyorsunuz.
İşin tuhaf yanı Batman’dan söz ediyoruz, yani yerine alacağınız kiracı, çıkan kiracının ya kuzeni çıkacaktır ya da kuzenlerden birinin bacanağı, kayınçosu falan, ne gerek var demeden geçemiyorum.
Bu yıl kiralardan dolayı ev bulamayanların mağduriyeti ortada. Biz daha onlara üzülürken şimdi de kiracı olanların evsiz kalma durumları gündeme geldi.
Çok ama çok yazık…
Satış fiyatları derseniz en son Gültepe Mahallesi’nde bir trilyonluk daireler yapıldığını duydum.
Şahsen kimselere görünmeden gidip bakıp kaçmayı düşünmedim değil, neme lazım göz hakkı isterlerse kim nerden getirebilir.
Hani bizimki de merak işte acaba dedim sadece akıllıların gördüğü uçsuz bucaksız mavi denizler, yemyeşil ormanlarla çevrili yerler var da bir bizde mi akıl yok göremiyoruz.
Gerçi fiyata göre bakış açısının bile değiştiği doğrudur.
Eminim düz duvarlar bile dokununca kadife kumaş, camdan avizeler ise altın ve elmas gibi görünüyordur.
Ve maalesef ki, ok yaydan, tren raydan çıkmış. Birilerinin dur demesi yetmiyor. Herkesin birlik olup durdurması gerekiyor…
Yorumlar kapalı.