Merhaba değerli okurlarımız, bu hafta sizlere kiracı haklarından söz etmek istiyorum. Sahip olduğumuz fakat bir çoğumuzun haberi olmayan haklardan, bir haber olsak bile uygulamadığımız, aramadığımız haklardan. Uygulasaydık acaba ne olurdu, uygulamadık ne olduk. Bütün bunlardan söz edeceğim. Bazen bizlere tanınan hakları kulaktan kulağa yayılan sözlerle duyarız, bazen bir TV haberlerinde izler, bazen de bir gazete de okuruz. Bugün sizlere gazetemizde okuma fırsatını vereceğim.
Bildiklerini başkalarıyla paylaşmak. İnsanlara katacak bir şeyler yazmak. Beni aşırı mutlu ediyor. O yüzden yazılarımı okuyan çoğu dostlarımın daha yazı yarıdayken, bunu bana anlatmıştın gibisinden dönütler aldığımda da ayrıca mutlu oluyorum..
Evet, gelelim konumuza… Şu an oturduğun evde kiracı olabilirsin yada hepimiz ve ya ailelerimiz muhtemelen hayatımızın bir döneminde illa ki ya kiracı olmuşuzdur yada her an bir ev kiralayabiliriz.
O yüzden bu konuda haklarımızı iyi bilelim ki ona göre davranalım.
Öncelikle ev sahiplerinin gönlü kalmasın.
Bu son iki yıldır konut fiyatları hızla artarken, bazı ev sahiplerinin kira talepleride hızla artıyor.
O yüzden, bir daire kiraladığında, mülk sahibiyle ya yazılı yada sözlü anlaşırsınız.
Mal sahibi ile kiracı arasındaki ilişki, kardeşi kardeşe küstürür, dostu dosta düşman eder cinsinden. Aman! aman! Sözlü anlaşmayı asla tasvip etmiyoruz. O yüzden ileride bir sorun yaşamamanız için muhakkak ev sahibi ile aranızda karşılıklı imzalanmış bir sözleşme olmalı.
Yazılı sözleşmeyi varsayalım ve onun üzerine konuşalım.
Dikkat edilmesi gereken sözleşme düzenlerken muhakkak evin boyalı olup olmadığı, evde bir hasar bulunup bulunmadığı, nelerin hasarlı olduğunu mutlaka yazılması gerekir. En en önemli hususlardan bir tanesi, bildiğiniz gibi piyasanın sağı solu belli olmuyor o yüzden sözleşmeye kira artış oranını, yıllık kira artış oranının net bir oran yazdırman gerek.
Buda %15 gibi bir rakam yazılabilir.
Buda demek oluyor ki enflasyon isterse %50 olsun. Sen bir dahaki sene kiranın yüzde 15 oranında artacağını yazmışsa eğer, senin için artık o oran geçerli.
Kiracı olarak otururken, ev sahibi dedi ki Almanya’da oğlum gelecek evden çıkman lazım. Yok efendim ülkenin ekonomik durumu malum kirayı iki katı gibi bir oran yapacağım, ödeyemezsen kendine başka ev bak, boşalt evi gibi sözler kullandı..
Yok öyle bir dünya, rahat olun.
Kanunlarımız kiracıları sıkı bir şekilde koruyor.
Kiracıların, ev sahiplerinden daha çok haklara sahip olduklarını biliyor muydunuz?
Gelin birlikte kiracının haklarının neler olduğuna bakalım.
Yukarıda belirttiğim gibi sözleşmeyi imzalamış eve zarar vermeyip kiralarını zamanında ödüyorsanız, imzaladığınız sözleşmenin yıllık yenilenme süresine 15 gün kala ben evi tahliye ediyorum diye ev sahibine bildirimde bulunmadıysanız, kira sözleşmesi aynı şartlarda bir yıl daha uzar ve bu uzama süresi 5 yıla kadar
Aynı şartlarla otomatikman tekrarlar.
Buda demek oluyor ki,
Ev sahibi, sizi en az 5 yıla kadar bir
bahane ile evden çıkartamaz.
Evi tahliye etmenizi yalnızca şu şartla isteyebilir; Ev sahibinin kendisinin, babasının yada oğlunun gerçekten bir eve ihtiyacı var ise tahliyenizi isteyebilir. Ev sahibinin bu hakkından yararlanması için gerçekten bir eve ihtiyacı olması gerekir. Ama ev sahibi eğer kendi ihtiyacı olduğu için kiracıyı evden çıkartırsa, üç yıl geçmeden bu evi bir başkasına kiraya veremez. Eğer kiracıyı çıkartıp evi bir başkasına kiraya verirse, çıkarttığı kiracısının en az bir yıllık kira bedelini ve nakliye gibi masraflarını ödemek zorundadır.
Bu haklardan yararlanmak için, ev sahibinizden kendisinin yada ailesinden birinin evde oturacağına dair imzalı bir kağıt talep etmeniz gerekmektedir.
Kanunlarımız bu konuda kapı gibi kiracılarımızın arkasında. Kiracılarımız ise arkasından konuştuğu ev sahiplerinin yanında.
Yeni uygulama ile vatandaşlar TÜFE ortalamasını takip etmesine gerek kalmayacak, 12 ay süresince zam oranı sabit olacak. Böylece 2 bin lira olan kira 2 bin 500 liraya, 3 bin lira olan kira 3 bin 750 liraya yükselecek.
Yüzde 25 uygulaması 1 Temmuz’dan itibaren geçerli sayıldı. Yasal düzenleme geriye doğru uygulanamayacağı için daha önce yenilenen sözleşmeleri kapsamayacak. Ev sahibi bu oranın altında zam yapabilecek ancak fazlasını talep edemeyecek.
Kısaca kiracının sahip olduğu haklar böyle.
Siz yine de dilerseniz, %50 zam aldığınız 80 m² olan evinizin 3 m²’lik balkonunda sigaranızı için.
İsterseniz de temel ve yasal haklarınızı sonuna kadar kullanın. Tercih sizin.
Son olarak sorumsuz kiracılar içinde şunları söylemek istiyorum. İsteyen herkes üstüne alınabilir. Oturduğu evin kirasını aylarca ödemeyip, ev sahibini peşinden süründüren. Oturduğu eve zarar verip hiç bir yükümlülüğünü yerine getirmeyen kiracılar, kusura bakmasın ama kimse, kimsenin malının ortağı değildir. Evet kanunlar Kiracıların yanındadır fakat bu durumda
sorumsuz kiracı haklarını ev sahibine devretmiş oluyor. Mahkemelik olmayacak şekilde ilişkileri düzenlemek en faydalısı. Hem kiracı hem de ev sahipleri için söylüyorum. Durum yargıya intikal etmesi gerekiyorsa edilmeli..
Not: Şu da bir gerçek ki, sorumsuz kiracı hakkı olan olmayan her şeyi hakkıymış gibi sonuna kadar kullanıyor. Sorumlu kiracıda, ne TÜFE , ne ÜFE , ne enflasyon ortalamasına, ne de sözleşmeye göre gidiyor. Sadece ev sahiplerinin inisiyatifine göre ilerliyor.
Yorumlar kapalı.