Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, siyasette ‘Türkiye halkı’ anayasada ise ‘Türk milleti’ kavramının kullanılması gerektiğini savunup gerekçelerini sıraladı.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, çözüm süreci olarak tarif edilen ancak kayyımlar süreciyle devam eden süreçle ilgili “DEM kendisine sunulan terör vesayetinden kurtulma imkanını değerlendirmezse terör vesayeti hukuk yoluyla tasviye edilir” demişti.
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan ise “Kötülüklerin Başdanışmanı Mehmet Uçum atandığı koltuğun nimetlerine yaslanarak yine konuşmuş! Bu ülke ivedilikle sizin gibilerin vesayetinden kurtulmalı” diye yanıt vermişti.
Mehmet Uçum, süreçle ilgili MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye destek verirken PKK lideri Öcalan’ın umut kakı yani ev hapsi durumunun da değerlendirilebileceğini ifade edip yeşil ışık yakmıştı.
Son olarak Bahçeli anayasaya değinip Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden başkan seçilmesi gerektiğini vurgulamıştı.
Mehmet Uçum da bugün sosyal medya hesabından paylaştığı yazısında anayasaya değindi.
“Türk milleti ve Türk vatandaşlığı niçin vazgeçilmezdir!” başlıklı yazısında Uçum, siyasette ‘Türkiye halkı’ anayasada ise ‘Türk milleti’ kavramının kullanılması gerektiğini savunup gerekçelerini sıraladı.
Mehmet Uçum’un yazısı şöyle:
Devlet teorisinin genel öznesi Millet kişi öznesi Vatandaştır.
Siyaset teorisinin genel öznesi Halk kişi öznesi Seçmendir.
Sosyal teorinin genel öznesi Toplum kişi öznesi Bireydir.
Her kavramın uygun bağlamlarda kullanılması gerekir. Birbirinin yerine kullanması isabetli olmaz. Zaman zaman halk ve toplumun birbirinin yerine kullanıldığı veya halk ve toplumla millet kavramının karıştırıldığı görülüyor. Bunlar olağan dilde makul karşılanabilir ancak akademik dilde ve habercilik dilinde dikkat edilmesi uygun olur.
Diğer önemli bir nokta; halk ve toplum çeşitliliğe sahiptir, millet ise birlik esaslıdır. Buna göre vatandaş birliğe mensubiyeti ifade eder. Seçmen ve birey ise halk ile toplumun çeşitliliğine uygun kümelerin ve kesimlerin üyeliğine işaret eder.
Fakat önemle vurgulanmalıdırki halkın farklı kümelere ve toplumun farklı kesimlere sahip olması aynı ülkede birden çok halka ve topluma işaret etmez. Halk ve toplum ülke esaslı olduğu için tektir. Bunun için Türkiye halkı ve Türkiye toplumu denir. Kürtler, Çerkesler, Lazlar, Araplar, Gürcüler, diğer tüm kümeler ve kesimler Türkiye halkının ve Türkiye toplumunun ayrılamaz unsurlarıdır.
Zaman zaman Türk halkı, Türk toplumu ifadeleri de kullanılıyor. Ancak buradaki ifadenin bir etnisite vurgusu değil ülke esaslı bir kullanım olduğunun altı çizilmelidir. Türk halkı veya Türk toplumu ibareleri örneğin Kürtleri, Lazları ve diğer kümeler ile kesimleri dışlayan bir anlamda kullanılmıyor. Türk halkı ve Türk toplumu ifadelerinin Türkiye halkı ve Türkiye toplumu yerine kullanıldığı görülüyor.
Vurgulamak gerekirse:
Siyaset teorisi açısından bir konu ele alındığında Türkiye halkı ve seçmen kavramları esastır.
Sosyal teori açısından bir konu ele alındığında Türkiye toplumu ve birey kavramları esastır.
Devlet ve anayasa teorisi açısından bir konu ele alındığında Türk Milleti ve Türk Vatandaşlığı kavramları esastır. Bu bağlamda egemen ve resmi dil olan Türkçe’nin Türk Milletinin birliğinin ana unsurlarından olduğunu da belirtmek gerekir.
Bağlamına göre halk, toplum ve millet kavramlarından biri kullanıldığında bu durum diğerlerinin dışlandığı manaya gelmez. Ayrıca bu kavramlar olgusal olarak birbirinden bağımsız değil içiçedir.
Ancak kapsayıcı ve belirleyici genel özne Millet, kişi öznesi Vatandaştır.
Millet, halk ve toplumu bünyesinde barındıran üst niteliktir. Dolayısıyla Türk Milleti kavramı Türkiye halkını ve Türkiye toplumunu kapsar. Aynı zamanda millet geçmişi bugünü ve geleceği kuşatan bir kavramdır. Bu nedenle halk ve toplum kavramlarına indirgenemez.
Vatandaş her kuşak için birey kimliğini, belli bir yaştan sonraki kuşaklar için seçmen kimliğini kapsayan üst mensubiyettir.
Devletin halka ve topluma karşı görevleri vardır, buna mukabil halktan ve toplumdan beklentileri olur.
Devletin milletle ilişkisi ise karşılıksız genel sorumluğa dayanır.
Devlet halkın ve toplumun ihtiyaçlarını karşılar, milletin ise devamlılığını sağlar.
Milletin devamlılığı devletin bekasının teminatıdır.
Bu nedenle birliği ifade eden Türk Milleti ve mensubiyeti gösteren Türk Vatandaşlığı kavramları Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekası için vazgeçilemez kavramlardır. Kim bu kavramları tartışmaya açarsa Milli Devleti tartışmaya açmış olur bunun da Millette karşılığı olmaz.
Türk Milleti ve Türk Vatandaşlığı kavramlarının vazgeçilmezliği konusunda halkın duyarlılığı çok yüksektir. Bunun ise halkta tam bir karşılığının olduğu yeni anayasa ve diğer siyasi tartışmalarda net olarak görülüyor. Türk Milletinin bu konudaki kararlı duruşu Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekasının temel sigortasıdır.
Türkiye halkı emin olmalıdır ki;
Tek millet Türk Milletidir.
Tek bayrak Türk Bayrağıdır.
Tek vatan Türkiye’dir.
Tek devlet Türkiye Cumhuriyeti Devletidir.”