Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) sözcüsü Sadi Pire, KYB ve KDP olmadan Kürdistan Bölgesi’nde yeni bir hükümetin kurulamayacağını belirtti. Pire, partisinin itirazlarının hükümetin kurulmasına engel olma amacında olmadığını vurguladı.
Sözcü Sadi Ahmed Pire, bugün Başkent Erbil’de bir basın toplantısında, Kürdistan Parlamento seçimleri, yeni hükümet kabinesi ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Pire, “Kürdistan Bölgesi için 2030 programımız var. Bafıl Talabani (KYB Başkanı), seçim kampanyası sırasında halkın sorunlarını dile getirdi. İtirazlarımız yeni hükümetin kurulmasını engellemek için değil. KYB ve KDP olmadan Kürdistan Bölgesi’nde hiçbir hükümet kurulamaz” dedi.
Kürdistan Parlamentosu’nun 6. dönem seçimlerine ilişkin konuşan Pire, “İyi ve doğru bir seçim süreci yürüttük, çoğu kişi seçimlerin yapılmayacağına inanıyordu. Özellikle 15 Ekim’de, KYB ve KDP bir kilometreden kısa bir mesafede binlerce destekçiyi toplayarak sert bir seçim kampanyası düzenledi. Buna rağmen seçimle ilgili herhangi bir sorun ortaya çıkmadı, bu da toplumumuzun geliştiğini gösteriyor” diye konuştu.
Pire, seçimlerde katılım oranının yüksek olmasının, Kürdistan Bölgesi’nde demokrasinin ilerlemesi ve seçimlerin doğruluğu için önemli bir adım olduğunu belirtti.
“Vatandaşlar siyasi partilere tekrar güven verdi”
“Ekonomik sorunlar, su ve elektrik sıkıntıların devam etmesi nedeniyle halk arasındaki güven seviyesi düştü” diyen Pire, “Ancak vatandaşlar siyasi partilere tekrar güven verdi, bu iyi bir şey ama bir sonraki kabinede çalışmalıyız. KYB bunun için çalışıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Irak genelinde 20 Kasım’da yapılması beklenen nüfus sayımının önemli olduğunu ifade eden Pire, “Doğru bir nüfus sayımı için 140. Maddenin (Irak ve Kürdistan Bölgesi arasındaki tartışmalı bölgelere ilişkin madde) ve Kerkük’teki durumun normalleşmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Pire açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Nüfus sayımı milli ve ulusal bir meseledir. Ateşle, demirle yapılmayan şeyin demokratik bir süreçle hayata geçirilmesi tehlikesi var. Bu nedenle Kerkük, Xaneqin, Şengal ve diğer bölgelerdeki vatandaşların kendi yaşadıkları bölgelere geri dönmeleri gerekiyor.”
RUDAW