Suriye’nin resmi haber ajansı SANA, ülkenin doğusundaki Deyrizor bölgesinde saldırı başlatan Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) ordu tarafından püskürtüldüğünü bildirdi.
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne yakınlığıyla bilinen Rudaw internet sitesi ise bölgede yedi köyün kontrolünün daha SDG’nin eline geçtiğini iddia etti.
Rudaw, ABD’nin de SDG güçlerine havadan destek verdiğini öne sürdü.
Haseke gibi zengin petrol yataklarının bulunduğu Deyrizor’da, Kürt güçlere destek veren ABD’nin askeri üsleri var.
Kürt güçler, 27 Kasıma kadar Rakka’nın büyük kısmını, Deyrizor’un yarısını ve Halep’teki bazı bölgeleri kontrol altında tutuyordu.
Halep kent merkezine yakın Şeyh Maksut ve Eşrefiye mahallelerinin yanı sıra, Menbiç ile El Bab’ın bazı kasabaları da Kürt güçlerin kontrolündeydi
SDG’nin siyasi kanadı olan Demokratik Suriye Meclisi (DSM) ise bir haftadır Suriye’nin kuzeybatısında yoğunlaşan çatışmalardan Türkiye’yi sorumlu tuttu.
DSM bununla birlikte, “Ankara’yla diyaloğa hazır olduğunu” duyurdu.
SDG’nin omurgasını, Suriye’deki Kürt Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) silahlı kanadı Halk Koruma Birlikleri (YPG) oluşturuyor.
Ankara, YPG’yi, “PKK’nın Suriye kolu” ve “terör örgütü” olarak görüyor.
Halep’te HTŞ büyük oranda kontrolü sağladı
Suriye’de Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliğindeki gruplar 27 Kasım’da başlattıkları saldırılar sonrası ülkenin ikinci büyük kenti Halep’te kontrolü büyük oranda ele geçirdi.
HTŞ, Türkiye’nin “terör örgütleri listesinde” yer alıyor.
Birleşmiş Milletler (BM), son çatışmalarda çoğu savaşçı yüzlerce kişinin öldürüldüğünü, yaklaşık 50 bin kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığını açıkladı.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, “terör eylemi” olarak nitelendirdiği saldırılardan ABD ve Batı ülkelerini sorumlu tuttu.
Hama’da ‘terk edilmiş tanklar var’
Muhaliflerin Halep sonrası güneydeki Hama kentine yöneldiği duyuruldu.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, HTŞ liderliğindeki silahlı muhaliflerin, Hama kırsalında, Esad güçleriyle “sert çatışmalara” girdiğini duyurdu.
Gözlemevi, Salı akşamı itibarıyla isyancı güçlerin “Hama kentinin kapılarında olduğunu” söylerken, kentin bazı mahallelerine top ateşi açıldığını bildirdi. Kuruluş çatışmalar nedeniyle çok sayıda ailenin şiddetlenen çatışmalar nedeniyle kaçtığını bildirdi.
Gözlemevi, bilgilerini Suriye’deki yerel yetkililer ve sivillerden alıyor. BBC, bu iddiaları bağımsız kaynaklardan doğrulayabilmiş değil.
Fransız AFP haber ajansına bilgi veren bir muhabir ise Hama kırsalında onlarca terk edilmiş tank ve askeri araç gördüğünü söyledi.
Resmi SANA Haber Ajansı ise askeri bir kaynağa dayandırdığı haberinde “Hama’ya büyük bir askeri takviye gönderildiğini” belirtti.
Hama, başkent Şam ve Halep arasında kritik bir konumda yer alıyor.
İdlib’de neler oluyor?
Suriye’de 2011’de başlayan iç savaş nedeniyle devam eden çatışmalar 2020’de varılan ateşkesten bu yana büyük ölçüde durmuştu.
Muhalif güçler kuzeybatıdaki İdlib kenti ve çevresindeki vilayetin büyük bölümünü kontrol altında tutuyordu.
HTŞ liderliğindeki grupların Halep’e operasyon başlatmasının ardından, Rusya ve Suriye orduları İdlib’e yönelik hava saldırıları başlattı.
Muhaliflerin elindeki “Beyaz Baretliler” olarak bilinen sivil savunma hizmeti, hava saldırılarında en az 25 kişinin öldüğünü açıkladı.
Suriye’nin 14 eyaletinden biri olan İdlib, ülkenin kuzeybatısında, Türkiye sınırında yer alıyor.
İdlib; Harem, Cisr eş-Şuğur, eyaletle aynı adı taşıyan İdlib, Ariha ve Maarat El Numan şehirlerinden oluşuyor.
İdlib merkezi ise Halep’e 55 kilometre uzaklıkta.
Suriye Milli Ordusu, Tel Rıfat’ta harekat başlattı
HTŞ’nin operasyonu devam ederken Suriye Milli Ordusu (SMO) da Tel Rıfat kentine yönelik harekat başlattı.
Tel Rıfat, SDG tarafından kontrol ediliyordu.
Anadolu Ajansı, SMO’nun Tel Rıfat’a yönelik “Özgürlük Şafağı” adı verilen operasyonun ardından ilçe merkezinin “tamamına hakim olduğunu” ve dış kesimlerde ilerlemeye devam ettiğini bildirdi.
AFP’nin Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne dayandırdığı habere göre de SMO güçleri kent merkezi ve civardaki köyleri ele geçirdi.
Gözlemevi, SMO operasyonu sonucunda Halep’in kuzeyinde 200 bin Suriyeli Kürdün “Türkiye destekli fraksiyonlar tarafından kuşatıldığını” ve bölge ile iletişimin tamamen koptuğunu duyurdu.
Ankara’nın pozisyonu ne?
Türkiye, Astana Süreci ortakları Rusya ve İran ile diplomatik temaslarını sürdürüyor.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’deki gelişmelerin “Şam’ın muhaliflerle ve kendi halkıyla bir anlaşma yapması ihtiyacını bir kez daha gösterdiğini” söyledi.
Fidan, “Yeni bir göç dalgasını tetikleyecek hiçbir aksiyona girişmeyiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da 2 Aralık Pazartesi günü yaptığı açıklamada, “Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması, istikrarsızlığın Suriye halkının meşru talepleri doğrultusunda mutabakatla son bulması en büyük temennimizdir” diye konuştu.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’deki gelişmelerin “Şam’ın muhaliflerle ve kendi halkıyla bir anlaşma yapması ihtiyacını bir kez daha gösterdiğini” savundu.
Fidan, “Yeni bir göç dalgasını tetikleyecek hiçbir aksiyona girişmeyiz” mesajı da verdi.
Ankara kaynakları, 29 Kasım’da Suriye ordusunun bölgeye saldırılarının son dönemde arttığını, “Suriyeli muhalif grupların” buna yanıt olarak Halep istikametinde sınırlı bir operasyon başlattığını söylemişti.
İstihbarat kaynakları, sınırlı planlanan bu operasyonun, “rejim unsurlarının bulundukları bölgelerden kaçmaya başlamaları ile genişlediğini” ifade etmişti.
Suriye, İran ve Rusya’dan hangi açıklamalar yapıldı?
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, 1 Aralık Pazar günü en yakın müttefiklerinden İran’ın Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ile yaptığı görüşme sonrası “Yabancı destekli teröristlerle mücadele için müttefiklerin ve dostların öneminden” bahsetti.
Arakçi ise 2 Aralık Pazartesi günü Türkiye’de Hakan Fidan ile yaptığı görüşmenin ardından muhaliflerin ABD ve İsrail destekli olarak hareket ettiklerini savundu.
Arakçi, Türkiye ile görüşmelerin “dost, samimi ve yapıcı” bir atmosferde yapıldığını söyledi.
Moskova da “İdlib, Hama ve Halep’teki terörist saldırıyı püskürtmek için Suriye hükümeti güçlerine yardımcı olduklarını” teyit etti.
Moskova’dan ayrıca Suriye konusunda Türkiye ile işbirliği içinde olunması çağrısı yapıldı.
3 Aralık’ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinin ardından Kremlin’den yapılan açıklamada Putin’in “radikal grupların Suriye devletine yönelik terör saldırılarına bir an önce son verilmesi gerektiğini vurguladığı” belirtildi.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ise 2 Aralık Pazartesi günü yaptığı açıklamada Suriye ordusunun isyancılarla baş edebilecek güçte olduğunu, ama İran ve “direniş güçlerinin gereken her desteği sağlayacağını” söyledi.
Reuters haber ajansına konuşan Hizbullah kaynakları ise kendilerine böyle bir talep gelmediğini ve Suriye’ye destek göndermeye hazır olmadıklarını belirtti.
ABD, Fransa, Almanya ve İngiltere ise ortak bir açıklama yayımlayarak çatışmanın tüm taraflarına gerilimi azaltma çağrısında bulundu.
KAYNAK: BBC Türkçe
Yorumlar kapalı.