Bu hafta hayata dair güzel şeyler yazmak için çok düşündüm ancak dönüp dolaşıp aynı konuya geldim. Öyle bir dönemden geçiyoruz ki elimizi neye atsak ya elimiz yanıyor ya da elimizde patlıyor.
Elime kalemi alıp Türkiye’nin büyüyen ekonomisinden söz etmek ve eğitim, sağlık, teknoloji ve çığır açan yenilikleri kaleme almak ve topluma arz etmek istedim. Birçok alanda kendine yetebilen dışa bağımlı olmadan kendi ayakları üzerinde durabilen bir Türkiye’den söz etmek istedim. Eğitim gören gençlerin yarınlara olumsuzlukla bakmasını değil bugünün var olan olanakları içinde yaşayarak yarına dair bilim ve teknoloji alanlarında yenilikçi hareketler ile isimlerini Dünya’ya duyurmalarını konu edinmek istedim. Belki de diyeceksiniz ki bu kadın da ne çok şey istiyor. Belki de haklısınız bu günün koşuları içinde gerçekten de ne çok şey istiyorum.
Birçok ekonomistin faiz indirme kararının yanlış bir strateji olduğunu bağıra bağıra dile getirmesine rağmen Kasım ve Aralık ayında faiz indirimi kararı uygulandı ve hemen akabinde dolar, Euro ve atın fiyatlarındaki artışlara sahne olduk. Gece yastığa başımızı koyduğumuzda yarın nasıl bir tablo ile karşı karşıya kalacağımızı düşünerek uyumaya başladık.
Kısa bir süre önce 2022 yılının asgari ücreti belirlendi. Kısa süreliğine sevinebildik çünkü hemen akabinde yüz baz puan faiz indirme kararı ile artışlar kendini göstermeye başladı. Ocak ayına girmeden birçok alanda fiyatlar ikiye katlanmaya başladı. Alım gücümüz, artan asgari ücret karşısında yine yenik düşeceğe benziyor. Asgari ücretin artışıyla birlikte memurlarında gözü kendileri için belirlenecek artışa yöneldi. Yıllarca uğraşıp didinen gecesini gündüzüne katarak emek verip bir yerlere gelen memurlarımız var. Öğrencilerin diline düşen ve maskot olan Öğretmenleri de unutmamak gerekiyor. Öğrencilere ders çalışın, başarılı olun, geleceğinizi kurtarın, geçim sıkıntısı yaşamadan hayatınızı idame ettirin demeye kalksalar alacakları cevap belli olmaya başladı. Hocam onca yıl okudunuz, çalışıp çabaladınız asgari ücret seviyelerinde maaş alıyorsunuz. Aldığınız maaş ile ömrünüzün sonuna kadar zar zor ev ve araba alırsınız. Sizin hayatınızı kurtarın dediğiniz şey karın tokluğuna çalışmak ise okumaya gerek yok… dediklerini duymaya başlar gibiyim.
Pandemi sürecinde toplumun bel kemiği dediğimiz sağlıkçılar için zam yapılacak haberi verildi ancak bin bir umutla müjde bekleyen sağlıkçıların bel kemiğini ortadan ikiye ayırdılar. Sağlık sektöründeki birkaç alanla sınırlandırıp yanlış algı politikası yüzünden canla başla çalışan sağlık çalışanları arasında çatışmaların ve bölünmelerin yaşanmasına neden olundu.
Her daim toplumlar arasındaki sınıf eşitsizliğinin minimum seviyeye indirgenmesi düşüncesi savundum. Ancak son yıllarda uygulanan politikalar neticesinde sınıf farklılıklarının oluşumunu gözledim. 2021 yılında gerçekleşen enflasyon rakamları karşısında asgari ücrete %50.54 oranında zam sağlandı. Asgari ücretle çalışan ve memur arasındaki fark minimum seviyeye indirgenerek Türkiye’de orta sınıf kavramı yok olmaya başladı. 2022 yılına girerken Türkiye’de extreme alt sınıf ve premium üst sınıfların oluşmaya başladığını da görmüş olduk. Alt ve orta sınıf birleştirilerek alt sınıfa indirgenirken üst sınıfla aralarındaki halka epey açıldı. Alt sınıfta yer alan insanları orta sınıfa taşıyalım derken orta sınıftan olduk ve toplumun büyük çoğunluğu alt sınıfta yer almaya başladı. Hal böyle olunca dil kursları dolup taşmaya ve emeklerinin karşılığını alabilmek için göç serüvenine hazırlık çalışmalarına başlandı. Bugün sahip çıkılmayan ve yurt dışına verdiğimiz beyin göçünü bir gün temin edebilmek için kat ve kat beyin göçü ithal etme uğraşına girilecektir. Bugün için çok geç kalınmış değil ancak yarın çok geç olabilir.
Ver hasıl bu yazıya dair içimde nice fırtınalar kopuyor ancak dile getirmekle de bitmiyor. Bir devletin asıl amacı halkının refahını sağlamaktır. İnsanlarda tıpkı vahşi hayvanlar gibidir aç kaldıkları vakit kendi grubunu dahi yemekten kaçınmazlar. Hiçbir canlı açlık ve sefalet karşısında ölmeyi seçmez yaşamak için her yolu denemeyi tercih ederler. Hepimiz biliyoruz yoksulluk birçok suçun ana kaynağıdır.
2022 yılı için güzel dileklerde bulunmak istiyorum. Ne yazık ki çok zorlu geçecek bir yıl bizi bekliyor.
Her şeyin gönlünüzce olması dileğiyle…
Yorumlar kapalı.