Bu haftaki yazıma geçtiğimiz günlerde başımdan geçen trajikomik bir olayla başlamak istiyorum.
Trafikte seyir halinde gidiyor iken, kazı çalışmaları nedeniyle bazı yolların kapalı olduğunu gördük ve açık kalan yollardan geçiyorduk ki bir süre sonra açık yol bulamaz olduk.
Bu kez geldiğimiz yere dönmek istedik fakat dönüp dolanmaktan o yolu da kaybettik. Ee biz şimdi ne yapacağız derken birkaç aracın peş peşe geçtiğini gördük, o an ki mutluluğumuz anlatılmaz yaşanır cinstendi.
Yani düğün konvoyunda bile bu kadar keyfimin geldiğini hatırlamıyorum.
Neyse mutlu bir şekilde araçları uzun bir süre takip ettikten sonra hiç bilmediğimiz bir yerde araçlar dağıldı.
Ben ömrümde böyle bir ihanet görmedim desem yeridir.
Halbuki onca yolu beraber ilerlemiş insanlardık ne olurdu Diyarbakır caddesine kadar beraber çıksaydık?
Yani öyle işte yol var ama geçebileceğimiz yer yok.
Hani şu gelin arabalarına bile konu olan, “Aşkımız Batman’ın yol çalışmaları gibi hiç bitmesin.” dedikleri AŞKLAR BİTTİ AMA ÇALIŞMALAR YOĞUN BİR ŞEKİLDE CADDE CADDE VE MAHALLE MAHALLE DEVAM EDİYOR .
Bir gün geçebildiğimiz yoldan sonraki gün geçemiyoruz.
Gideceğimiz yerin yolunu bildiğimiz yerden değil, geçebildiğimiz yerlerden dönüp dolanarak bulmaya çalışıyoruz.
Hani benzin fiyatlarından olmasa “Allah büyük”, “her yol Bağdat’a çıkar” misali varana kadar gideriz ama yolda kalma ihtimalimiz ne olacak?
Her şey bir yana BİZ İNSANIZ , insan gibi yaşayabilmek ve herkes gibi sosyal imkanlarımızdan faydalanabilmek için her birimiz ayrı ayrı kullandığımız, aldığımız ve yediğimiz her şeyin vergisini ödüyoruz ama acil durumlarda bile hastaneye yetişebilmenin stresini yaşıyorsak hangi haklardan ne kadar ve ne şekilde faydalanmış oluyoruz?
Yazın tozlu, kışın çamurlu yolların cefası bir yana gebe taşıyor olsak dahi çukurlardan dolayı 10 km hızla bile sallanmadan ilerlemek mümkün olmuyorken hangimiz ne kadar ve ne şekilde insanca yaşayabiliyoruz?
Maalesef, şehir merkezinde olmayacak kadar sık kaza haberleri alıyoruz. Peki neden?
Kimi zamanı daraldığı için acele ediyor, kimi sıkılıp gerildiği için sabırsızlanıyor, kiminin acil hastası oluyor veya bir yerlere yetişmeye çalışıyor.
Ha tabi bir de araçların uğradığı zararları saymıyorum bile “Cana geleceğine mala gelsin.” diyerek kaç lastik değiştirdik kim bilir?
Evet ne diyorduk BİZ İNSANIZ her birimizin başına her an her şey gelebilir. VE YOLLAR GEÇMEMİZ GEREKTİĞİ İÇİN VARLAR.
Peki o halde neden geçemiyoruz veya geçerken neden eziyet çekiyoruz?
Farklı bir ülkeyi geçin farklı bir memlekette bile böyle bir durum söz konusu bile olmazken bu cefa bizlere neden reva görülür ki?
Tabi bir de şu an gündemde herkesin halinden ne kadar memnun olduğu var.
Herkesin elinde telefonu altında arabası var deniyor. Aslında tam olarak olmasa da neredeyse doğru ama hele bir de siz sorun. Onları alana kadar ne kadar ve ne şekilde zorluklarla çalışıp ve neleri almayıp nerelere gitmekten vazgeçerek sahip oldular.
Ve evet ne diyorduk BİZ DE İNSANIZ VE YOLLAR GEÇMEMİZ GEREKTİĞİ İÇİN VARLAR .
Yorumlar kapalı.